Madenliler bakır madenine tepkili: Cengiz Holding istedi, meralar hazine arazisi oldu

Elâzığ’ın Maden ilçesinde, Cengiz Holding’in yer altı bakır madeni projesi için büyük bir alan planlandı. Proje kapsamında şahıs arazileri, köy meraları, ormanlık alanlar ve tarım arazileri etkilendi. Madenli vatandaşlar, bölgedeki değişimlere tepkili. Bir Madenli, “Cengiz demek devlet demek. O istedi, köy meraları bir anda hazine arazisi oldu,” ifadelerini kullandı.

“Bizi de yerlerimizden edip Maden’in tamamını mı teslim etmek istiyorlar?”

Evrensel’den Özkan Zülfikar‘ın haberine göre, Madenli vatandaşlar, arazilerinin hazine arazisine dönüştürülmesi ve madencilik faaliyetleri konusunda ciddi endişeler taşıyor. Geçmişte deprem bahanesiyle ilçenin taşınması gibi konular gündeme gelmişti. Şimdi ise hak sahiplerine, belirlenen bir bedel karşılığında arazilerini terk etmeleri teklif ediliyor. Bir dükkan sahibi, “Benim dükkana belirlenen 350 bin lira gibi komik bir rakam. Bu miktar nasıl belirlendi bilmiyorum,” dedi ve ekledi: “Bizi de yerlerimizden edip Maden’in tamamını mı teslim etmek istiyorlar?”

İşsizlik ve iş olanakları

Maden’de doğup büyüyen gençler, iş olanakları nedeniyle büyük şehirlere göç ediyor. “Maden’de kalsaydım, tek iş olanaklarım maden ocaklarında işe girmek olurdu,” diyen bir genç, Maden’de iş olanaklarının kısıtlı olduğunu ifade etti. Madende çalışmak isteyen gençlerin, çoğunlukla emekli askeri personel olan işçilerle rekabet etmek zorunda kaldığı belirtiliyor.

Toplumsal ve çevresel etkiler

Eski bir muhtar, projenin toplumsal ve çevresel etkilerine dikkat çekiyor: “Ağabey, ismimiz geçmesin ne olur ne olmaz. İşimiz düşer, yapmazlar, bize zıt giderler. Köy meraları, araziler gitti, orman gidecek.” Ayrıca, projeyle ilgili flotasyon işleminden kaynaklı toprak işlemeleri ve kullanılacak kimyasalların çevresel bir risk oluşturduğu vurgulanıyor.

Madenlilerin, madencilik projeleri karşısında karışık duygular içinde olduğu ve bazılarının iş imkanı sağlayacağı umuduyla projeyi desteklediği, ancak çoğunluğun projenin çevresel ve toplumsal zararları konusunda ciddi endişeler taşıdığı belirtiliyor.