Devlet Bahçeli Kılıçdaroğlu’nu ‘hatırladı’, Özgür Özel’i hedef aldı: ‘Neresi adamlık, neresi vefakârlık?’

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM’deki haftalık grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunuyor.

Bahçeli’nin açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

* Hepinizi saygı ve sevgilerim ile selamlıyorum. Bugünkü toplantımızı takip eden tüm kardeşlerimize şükranlarımızı sunuyorum.

* Sarıyer’deki ayin sırasında iki teröristin saldırısında bir vatandaşımız hayatını kaybetti. Bu eylemi lanetliyorum. Teröristlerin kısa sürede yakalanması memnuniyet verici. Toplumsal huzurumuzu bozmak, asayiş ve güvenliğimizi bulandırmak amacıyla zillet saçan Türkiye düşmanları hiç boş durmuyor.

“SEÇİMLERE KADAR PROVOKASYON ORTAMINI CANLI TUTMAYI PLANLAYANLARA KARŞI UYANIK OLMALIYIZ”

* Gelişmeleri dikkatle, temkinle kavramalı ve takip etmeliyiz. 31 Mart seçimlerine kadar provokasyon ortamını canlı tutmayı planlayan karanlık ellere azami şekilde uyanık olmalıyız. Vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini korumak devletin başlıca görevi olmakla birlikte hukukun üstünlüğünden taviz vermemek de hepimizin sorumluluğuna emanettir

* Türkiye, terör örgütlerinin, küresel bağlantılı organize suç şebekelerinin, azılı kanun kaçaklarının, uyuşturucu tacirlerinin, düzensiz göçmenlerin oyun alanı, eylem sahası olamaz, olmamalıdır. Milli güvenliğimizi stratejik bir akıl ve dayanışmayla zinde tutmalıyız. Türkiye’nin istikbalini milletin iradesi belirleyecektir. 

* Bizim tek düşüncemiz Türk milleti ve Türkiye’dir. Akıl ve ahlakımızın haznedarı büyük Türk milletidir. Türk vatanı yeryüzü cennetimizdir. Vatandaşlarımızın huzur ve güvenliği tartışma kabul etmez yegane gayemizdir. 

* Vatandaşlarımızın huzur ve güvenliği, memnuniyet ve mutluluğu tartışma kabul etmez yegane gayemizdir. Önümüzdeki demokratik eşik kazasız belasız atlatılmalıdır. MHP ve Cumhur İttifakı bu hedefe kilitlenmiştir.

“TÜRKİYE’DE SINIFLI BİR TOPLUM YAPISI VEYA KAST SİSTEMİ YOKTUR”

* Nihayet devir Türk devridir, inancımız, iddiamız, irademiz budur. Hep birlikte Türkiye’yiz. Hepimiz Türk milletiyiz. Millet olma hali bugüne kadar ulaşılmış en medeni beşeriyet özelliğidir. Türkiye’de sınıflı bir toplum yapısı veya kast sistemi yoktur. İmtiyazlı bir azınlıktan, seçkin bir zümrenin hakimiyetinden, hukuken ve siyaseten üstünlüğü olan seçkin bir tabakadan asla söz edilemez. Milletimizin her ferdi kanun önünde aynı haklara sahiptir. Cumhuriyetin en büyük kazanımı fırsat eşitliğidir. Dağdaki çobanımız ile üniversitede ders veren akademisyenimizin arasında hukuk önünde hiçbir fark yoktur. MHP 31 Mart’a heyecanla, canla başla ve inanmışlıkla hazırlanmaktadır. 

“MERSİN’DE DEM’LENMİŞ CHP’YE RUHSAT YOKTUR”

* Hiç kimse boş hayale kapılmasın yanlış hesap yapmasın Mersin bizim Türkiye hepimizindir. Mersin’de DEM’lenmiş CHP’ye ruhsat yoktur. 31 Mart 2024’te mersin Büyükşehir ve tüm ilçe belediyeleri Cumhur İttifakı yönetimine geçecek, diğerleri sadece nal toplayacaktır. 

* Hiç kimse boş hayale kapılmasın, yanlış hesap yapmasın. Mersin bizim, Türkiye hepimizindir. Mersin’e ambargo koyan bölücülere bundan sonra rahat yüzü yoktur. 31 Mart 2024’te Mersin Cumhur İttifakının yönetimine geçecektir, diğerleri nal toplayacak, heba ettiği yılların altında kalacaktır. Mersin’deki coşkunun bu hafta sonu Manisa’da tekerrür etmesini temenni ediyorum. Çok çalışacağız, hiçbir mazerete sığınmadan geceyi gündüze katacağız. Yerel yönetimleri köhne siyasetten kurtaracağız. Şehirlerimizi, umutlarımızı, ekmeğimizi büyüteceğiz.

* Yol haritamızı hazırladık, rotamızı çizdik. Önümüze fitne bariyerleri dikenleri kırıp geçeceğiz. Vatana sahip çıkacağız. Varsın birileri devşirilsin, demlensin, siyasi fırıldağa dönüşsün. Çırpınışları boşuna, hevesleri beyhudedir. 31 Mart’ta hepsinin bileğini sandıkta bükeceğiz. Alayının hesabını demokrasinin imkanlarıyla göreceğiz. Camide, cemevinde, duada, dilekte, gönülde, kalpte, insanımızla kucaklaşacağız. Düşman beslemelerinin karşısında sonuna kadar dimdik duracağız.

ÖZGÜR ÖZEL’E ‘KILIÇDAROĞLU’ TEPKİSİ

* CHP Genel Başkanı’nın ‘Türkiye İttifakı’nı telaffuz etmesi nafile bir gayrettir. Millet İttifakı olmadı şimdi de Türkiye İttifakı’nı mı kuracaklar? Zillet tutmadı çatı ismi olarak Türkiye ismini kullanacaklar! Gördüğümüz kadarıyla DEM’lenmek CHP yönetimine hiç iyi gelmemiş, şuurunu kaybetmiş, siyasi aklını hepten tüketmiştir. Azgın Türkiye muhalefetleriyle Türkiye İttifakı oluşturma gayesi bu sefalet yuvalarının iflah olmaz perişanlığını teyit etmekle kalmamış aciz siyasetlerini de tamamiyle deşifre etmeyi sağlamıştır. Özgür Bey taşıma suyla değirmen dönmeyeceğine göre bu ittifakı kimlerle tesis edeceksiniz?

* İhanetin dem aldığı bir ittifaka nasıl Türkiye İttifakı demeyi içinize sindireceksiniz? Henüz kendi aranızda katran yüzüne çıkmış ikilikleri aşamamışken Türkiye İttifakı’nı seslendirmeniz kara mizah değil de nedir? Kılıçdaroğlu’nun bütün izlerini silmenin neresi Türkiye İttifakı? Neresi adamlık, neresi vefakârlık? Kürsüde gaza gelip kendi kendini alkışlamayı bırak da yüreğin varsa bunları açıkla. PKK bu ittifakın neresinde?

* DEM’cilere hayranlığın, devamlı savunman, el etek öpmen sırf ittifak için mi? Yoksa bilmediğimiz başka sakıncalı, sakat ilişkilerin de var mı? İhanetin ittifakı değil ancak ve ancak imhası olur. Bizden söylemesi. Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti, Allah’ın inayetiyle ihanetin kökünü kurutacak, bu kapsamda hiç kimsenin gözünün yaşına bakılmayacak. Bilinmelidir ki DEM’den medet umanların sonu, sandıkta hüsrandır. DEM’lenmiş CHP, açık ve gizli ortakları Türkiye’nin karşısında; biz yanındayız. DEM’lenmiş CHP, DEVA, Serok ve diğerleri, İmralı canisinin, teröristbaşı Gülen’in, PKK’nın, firavunun, sömürgecilerin hizasındadır. MHP ve Cumhur İttifakı ise mazlumların, gariplerin, emeklilerin, çiftçilerin, işçilerin, esnafların, ülkemizi büyütme, geliştirme ve zenginleştirme mücadelesi veren herkesin arkasındadır.

AHMET DAVUTOĞLU’NA YANIT

* Ahmet Davutoğlu’nun hezeyan dolu konuşmasının bir yeri oldukça dikkatimi çekti. Şahsıma yönelik şunları söylüyor: Sizin peşinde koştuğunuz başbakanlık makamını terk ettik. Olduğumuz gibi göründük, göründüğümüz gibi olduk. “Savunulacak bir şeyi kalmayanlar kendilerini haklı çıkarmak için her şeyi inkar etmeye başlarlar. Öyle inkar ederler ki gece karanlığında şeytan bile şeytanlığından utanır.” 

* Sayın Davutoğlu, Hacı Bektaşi Veli’nin dediği gibi, biz dile ve söze değil, öze bakarız. Eğer başbakanlık arzusuna kapılsaydım, koşmama yer ve gerek olmazdı. Masalı bırak, bizi bilen bilir, tanıyan tanır. Senin sicilini ve geçmişini bilmeyen yoktur. Sen başbakanlık makamını terk etmedin, isabetli bir kararla kapının önüne tarihi bir tasarrufla bırakıldın. Hala akıllanmamışsın. Sayın Davutoğlu, geçelim bunları.

“CUMHUR İTTİFAKI’NDA SORUN YAŞANIYOR” İDDİALARI

* Bir konuyu açıklığa kavuşturma ihtiyacı duyuyorum. Günlerdir muhalefet partileri ve kimi köşe yazarları Cumhur İttifakı’nda sorun yaşandığını, partiler arasında anlaşmazlıkların derinleştiğini iddia ediyorlar. Devamlı çalı gibi yoklayıp davulun kasnağından vuruyorlar. Gündeme yansıyan bazı meselelerle ilgili görüş ayrılıkları olduğunu söylüyorlar. Bu bayağı ezberleri devamlı tekrar eden kötürüm çevrelere ve köhne zihniyetlere diyorum ki Cumhur İttifakı’nı anlamak ve anlatmak her kişinin harcı değildir, hele hele bozguncuların hiç değildir. AK Parti ile MHP arasında kurulan ahlaki, samimi ve milli bağı anlamlandırmak ve hak teslimi yapabilmek için öncelikle insaf, irade, vatan ve millet sevdasıyla yoğrulmuş akıl ve yürek lazımdır.

AYRINTILAR GELECEK…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir